Kıdem Tazminatı; 1475 sayılı İş
Kanunun 14 Maddesi kapsamında çalışanın mevcut İş yerinde 1 yılını tamamlaması
ve tazminat hak ederek işten ayrılması halinde ödenmektedir.
Bazı özel durumlarda da haklı nedenle işçinin ve
işverenin iş sözleşmesini feshetmesi halinde kıdem tazminatı ödenmektedir.
Kıdem tazminatı tavanı her yılbaşında ilan
edilmekte yılın 2’ nci yarısında yanı 1 Temmuz tarihinde çeşitli göstergeler
esas alınarak yeni tazminat tavanı hesaplanmakta ve ilan edilmektedir.
2019 Yılı Temmuz ayı başında yeniden
ödenecek Kıdem Tazminat tavanı 01.07.2019 tarihinde yürürlüğe girmiştir. 01.07.2019-31.12.2019 Tarihleri ararsında Kıdem
Tazminatı Tavanı 6.379,86 TL olarak uygulanacaktır.
Kıdem Tazminatı Tavanı Rahmetli Turgut
Özal döneminde sınırlama getirilerek ilgili dönemde düşürülmeye başlanmıştır.
Çok değersiz hale gelen kıdem tazminatı işsiz kalanlar için önemli olsa da
işten çıkarılan ve işsizlik tazminatı almaya hak kazanamayan işsizler için
kurtarıcı etkiye sahip bulunmaktadır. Tüm çalışanların tazminat alamadığı
durumlar olsa da işçi için kıdem tazminatı bir güvence olmaktadır.
Yıllardır konuşulan Kıdem Tazminatının
fona devri ile ilgili çalışmalar 2003 Yılından itibaren 16 yıldan beri tozlu
sayfalarda saklanmaktadır. Ancak gelinen bugünkü ortamda Kıdem Fonu Devlet için
fon yaratma amacı ile çıkarılmaya çalışılmaktadır. Bu fonların kullanımı ve
nemalandırılması dışında anapara ’nın geri alınması bile mucizelere bağlı
kalacaktır.
Ülkenin içinde bulunduğu durum nedeni ile fonların güvencesi
olmayacaktır. Türkiye tarihinde hep çalışanlar aleyhine gelişen bu sistemler
verim elde eden olmadığı gibi anaparalar da kaybedilmiştir.
Son kalkınma planında Kıdem tazminatı
ve BES birlikte değerlendirmeye tabi tutulmaya çalışılmaktadır. Bu durum çok
daha çok sıkıntı yaracaktır. Kıdem Tazminatı Fonu ile birlikte BES ile ilgili
yeni düzenlemeler yapılacaktır. Zorunlu
BES tüm çalışanları kapsayacak şekilde yeniden düzenlenecektir. Zorunlu BES ve
BES’ ten çıkış şartları ağırlaşacak Sadece Zorunlu BES ten yatırılan paraların
bir kısmı ev almak veya evlenmek isteyenler borç olarak ödenmesi
planlanmaktadır.
Kıdem Tazminatı Fonu ile ilgili
gerçeklere gelince; Öncelikle Kıdem Tazminatı çıplak ücret üzerinden yan haklar
olmadan hesaplanacaktır. Bu nedenle,
- Yan
haklar ve Sosyal Yardımlardan hesaplamaya dahil edilmeyecektir,(Bu hesaplama
tarzına göre Yıllık Kıdem Tazminatı % 10-15 arasında azalacaktır,)
- Kıdem
Hesabına esas ücret içinin 1 aylık brüt ücreti olması haline işverenler her
işçi’ nin aylık brüt ücretinin 1/12 kadar bir bedeli fona yatırmak zorundadır. (
4000/12=333,33 TL her ay fona yatacaktır. %8,3 Fona yatırılacaktır.) Bu durum
işçilik ücretlerinde maliyetlerin artmasına neden olacaktır.
- İşçinin
21 günlük ücreti üzerinden hesaplanan Kıdem Tazminatı ise aylık 4000. TL brüt
ücrete üzerinde 2.666,66 TL /12=222,22 TL her ay Kıdem tazminatı fonuna
yatırılacaktır, % 5,55 oranında fona ödeme yapılacaktır
- Avusturya
Modeli olarak ta anılan sisteme göre 15 günlük ücret 4000. TL /30*15 gün= 2000.
TL brüt üzerinden 2000/12=166,66 YL her ay fona yatacaktır 166, 66/4000. TL= %
4,16 oranında Kıdem Tazminatı ödenecektir.
- Kıdem
Tazminatı tavanı Sigorta tavanına bağlı olarak tazminat hesaplanacak ve yatırılacaktır.
kararlar beklentiyi arttırdığı kadar sorunları da getirecektir. Fonlara güvenin azalması, nemalandırmanın devlet tarafından düşük faizle yapılması ve ülkenin içinde bulunduğu riskli durum nedeniyle fonlara el konması beklenebilir.
Sendikaların bu konudaki olumsuzluk
beklentileri nedeniyle fona sıcak bakmadıkları görülmektedir. Bir diğer önemli
konu ise Fonda biriken Kıdem Tazminatlarına Emeklilik, ölüm, malullük gibi
haller dışında bir ödeme yapılmayacağı, sadece ev veya araba alınması halinde
fonda biriken paranın ½ si kadar borç para çekileceği belirtilmektedir. İşçi emekli
olduğu zaman fonda biriken nemalı tazminatına hak kazanacaktır.
Bu durum nedeniyle halen vergi ve
sigorta primi ödeyemeyen firmaları kıdem tazminatlarını fona yatırmaları imkanı
çok kısıtlı olacağı gibi şirketlerin personelini işten çıkararak tasfiye işlemleri yapmaya başlayacaktır.
Her ay muhtasar ve prim bildirgeleri ile
beyan edilecek Kıdem Fonları ve Zorunlu BES işçi ve işverenden ciddi
kesintilere neden olacaktır. En önemlisi ise işçi-işveren arasında
çatışmaların yaşanması ihtimalidir.
Ücretin bir kısmını bordroda göstermeyen işverenler İşçinin tazminatını
eksik yatıracağı için tartışmalar yaşanması ihtimal dahilinde bulunmaktadır.
Deprem yaratacak diğer bir husus ise
4857 Sayılı İş Kanunun 24 Maddesi gereğince işverenin Ahlak ve İyi niyet
kurallarına aykırı davranması nedeniyle işçinin haklı nedenle tazminat alarak
işten ayrılması halinde;
- SGK ödemeleri ve Kıdem tazminatı ödemeleri eksik beyan edilmesi nedeniyle haklı nedenle fesihler yaşanması
- SGK ve İşveren hakkında Hizmet tespit davası açması,
- İşveren
tarafından 5 yıl geriye dönük tüm teşviklerin faizleri ile geri alınması,
- Geçmişe
yönelik SGK primleri, İdari Para cezaları, faizleri ile geri alınması,
- Alt
işveren çalıştıran firmaların aynı sorunları ile ilgili borçların asıl işveren
tarafından ödenmesi zorunluluğu,
Yukarıda yazılı sorunlar, kıdem
tazminatı, BES ödemeleri, haklı nedenle fesihler, İşçinin Hizmet tespit davası
sorunlar bu süreçte tedbir almayan
firmaları bekleyen en önemli tehlikelerdir
Saygılarımla
Şakir Gülsever
İş
ve Sosyal Güvenlik Danışmanı
İK
Yönetim Danışmanı,
SMMM-Eğitmen
Web: sakirgulsever,net
Cep Tel: 0532 236 13 39
Tel: : 0216 709 26 91