Türkiye’de
son dönemlerde ölümle sonuçlanan büyük iş kazaları meydana gelmektedir. İş
kazalarının önlenmesi için bazı yasal tedbirler alınsa da iş kazalarında ölümlerin
hızla arttığı görülmektedir. Yasal düzenlemelere rağmen iş kazalarının artmasının
nedeni, yasaları uygulayan ve İnsan Kaynağını yöneten işverenler ile yöneticilerin
bilgilerinin yeterli olmaması, İSG risklerinin önemsenmemesi, çalışanların
bilgilendirilmemesi, gözetilmemesi ve uyarılmamasıdır. Tüm bunların sonucunda
da iş kazası riskleri artmakta, iş kazası sonucu malul kalma ve ölümlü kazalar hızla
çoğalmaktadır.
İşverenler
ve yöneticiler İnsan Kaynağını yönetmeyi öğrenmeden 6331 Sayılı İSG Kanunu ile
ilgili riskleri ve iş kazalarını önleyeceklerini düşünmektedir. İSG eğitimleri
verilmesi ve bazı tedbirlerin alınması sorunları çözmekten çok uzaktır. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği, 6098
sayılı Borçlar Kanunu, İş Kanunu, Sosyal Güvenlik Kanunu ve yönetmelikler ile
getirilen yeniliklerin faydalı olabilmesi için ciddi çalışmalar yapılması
gerekmektedir. İnsan Kaynakları süreçlerinde kullanılacak koruyucu tedbirler ve
belgeler geliştirilmeli, İş süreçlerinde riskleri önleyecek tedbirler alınmalıdır. Genellikle yapılan İş kazası meydana geldiği
anda söylenen bazı sözler ve işçilerin uğradığı zararlar dışında başka işlem
yapılmamaktadır.
Risk
analizi yaptırmak, dosyalarını saklamak,1-2 düzenleyici tedbir almak İSG
yükümlülüklerinin yerine getirilmesi anlamına gelmemektedir. Değişimlerin
yaşanması için öncelikle işverenlerin ve yöneticilerin bilgilendirilmesi, çalışanların
eğitimi, işçileri işe alma döneminden başlayan,çalışma döneminde devam eden ve,
başka görevler verilmesinde işverenlerin,İnsan Kaynağını yöneten kişilerin bilgilendirilmesi
ve koruyucu tedbirlerin alınması ile gelişme sağlanabilir.
Gelişmiş
ülkeler, 1980 ve öncesindeki yıllarda bu konuda ciddi yatırımlar yaparak İnsan
Kaynakları Yönetim Sistemi’ nde olması gereken yapılanma çalışmalarını tamamlamışlardır.
Tüm süreçlerde alınan tedbirler ile iş kazaları önlendiği gibi verimlilik’ te
sağlamışlardır.
Verilen
İSG eğitimleri ve gereklin tedbirlerin alındığından bahsedilemez. İş kazalarında İSG tedbirleri yeterli olmayıp
tüm sistemde çalışan kişilerin sorumluluklarının çizildiği iyi bir organizasyon,
iyi düzenlenmiş görev tanımları, İSG eğitim belgeleri, disiplin kuralları, iyi
hazırlanmış iş sözleşmeleri, çalışanların, yöneticilerin, araç ve makine
kullananların sorumluluklarının iyi belirlendiği bildirim belgelerinin imza
karşılığı çalışanlara verilmesi gerekmektedir. Ayrıca bu belgelere rağmen
çalışanların gözetilmemesi halinde İş kazası ve meslek hastalıkları nedeniyle
SGK tarafından işçiye ve işverene çıkarılan fatura oldukça fazladır.
Görevlerinin,
haklarının ve sorumluluklarının ne olduğunu bilmeyen milyonlarca işçi bulunduğu gibi iş kazaları sonrası kayıplar
hakkında bilgisi olmayan işverenlerin oranı
%70-80 civarındadır. Bu nedenle İşverenlerin İş kazaları nedeniyle SGK tarafından
istenecek maliyetlerden kurtulma imkanı olmayacaktır. Mevcut durumda iş kazası
ve meslek hastalığı nedeniyle malul kalan bir işçi için SGK tarafından
işverenden talep edilen maliyetin toplamı işin önemine göre 600.000 TL İle
1.000.000.TL arasında değişmektedir.
Türkiye
gerçeğine bakıldığında şirketlerin % 90’ nı kurumsallaşma ve insan kaynağının yönetimi konusunda yeterli bilgiye sahip
olmadığı gibi İş kazaları ve riskli durumlarda nasıl tedbir alacakları
konusunda da yetersiz görülmektedir. Böyle bir yapı ile Türkiye’ de İş kazaları
önlenmesine imkan bulunmamaktadır. Çalışma
hayatında sosyal, ekonomik, İnsan kaynağının yönetimi ve hukuki konular
üzerinde ciddi bir çalışma yapılmamakta, yapılan işler, süreçler konusunda İSG yönünden
“Denetimler” ise yok denecek kadar azdır. Çalışma Bakanlığı denetimleri ise
geçiştirilmektedir.
Bu
süreci yönetecek olan işveren ve yöneticilerin bilgileri ise yok denecek kadar
azdır. Bu sebeple nasıl ve kimden destek alabilecekleri konusunda bilgilerinin
bulunmadığı bir ortamda organizasyon yapacak bilgi ve beceriye sahip
yöneticiler bulmak oldukça zordur. Eğitime kaynak ayrılmadığı için riskleri ortadan
kaldırma imkanı da bulunmamaktadır.(Yönetici eğitimleri), İş kazalarının Avrupa ülkelerinden ve diğer
gelişmiş ülkelerden daha fazla olmasının sebebi budur.
İş
kazaları ve riskleri nasıl önlenir ?
İş
kazalarını önlemek için şirketlerin yapması gereken önemli çalışmalar bulunmaktadır:
- İşveren ve Yöneticiler İnsan Kaynağı yönetim riskleri için İSG, SGK, İş Kanunu bakımından uygulamalar ile ilgili eğitim almalıdır,
- Organizasyon şeması ve personelin yapacağı işler için açık ve net, ciddi bir görev tanımı yapılmalıdır (Kalite belgesi için yapılan görev tanımları yetersiz kalmaktadır)
- Çalışanlara şirketi tanıtan oryantasyon eğitimi verilmeli, İSG eğitimleri tamamlandıktan sonra işletmeye alınmalıdır,
- Personele görevi olmayan riskli işler yaptırılmamalıdır veya tedbir alınarak verilmelidir,
- İşletme içerisinde riskli bölgeler tanımlanmalı ve personele uygulamalar anlatılmalıdır,
- Risk analizi ile belirlenen tedbirler acil olarak alınmalı, sonraya bırakılmamalıdır,
- İşçiler ve yöneticilere riskli durumları ve alınacak tedbirleri içeren belgeler hazırlanmalı ve imza karşılığı teslim edilmelidir,
- Şirket tarafından oluşturulan belgelerde yazılı konularda işveren ve yöneticiler denetim,
- gözetim görevi yapmalı ve riskli çalışan personelden yazılı savunma alınmalıdır ve riskler tekrar anlatılmalıdır,
- Personelin yıllık izinlerini iyi takip edilmeli, personelin dinlenmesi sağlanmalıdır,
- Çok tehlikeli işlerde 7,5 saatten fazla çalışma yaptırılmamalıdır,
Gerçek
anlamda İnsan Kaynakları Yönetim Sisteminin getirdiği koruyucu tedbirler bu
şekilde alınabilir. Aksi halde İSG yönünden uygulamalar konusunda ülkemizin
gelebileceği yer iş kazalarında alınacak olimpiyat madalyalarından öteye
gidemez.
Gerçek
anlamda kurumsallaşan ve yöneticilerini bilgilendirerek verimlilik sağlayan
firma sayısı çok azdır. Avrupalının 30 yıldan beri aldığı riskleri önleyici
tedbirler için, önce insan kaynağını yönetmeyi öğrenmek, çalışmadaki riskleri, riskli
alanları çalışanlara öğretmek, ciddi bir eğitim vermek, iletişimi güçlü ve
saygılı bir toplum yaratmaktan geçmektedir.
Saygılarımla.
Şakir Gülsever
Şakir Gülsever
İş
ve Sosyal Güvenlik Müşaviri
İnsan
Kaynakları Yönetim Danışmanı
FSEK Gereğince izin almadan yazarı belirtilmeden kısmen veya tamamen yayınlanamaz.